“Arkadya”nın en yenisiiiiii ile uzun zaman sonra yine buradayım…. Okurken hem hüzünlendim hem de merakla okudum…
Lakshmi, 1950’li yıllarda Hindistan’nın bir köyünde dünyaya gelen ve daha çocuk yaşta sevmediği bir adamla zorla evlendirilen eşi tarafından hayatı zindan edilen kaçmayı ve bir gün kuşlar kadar özgür olmayı aklına koyan bir kızdır. Annesine ve ondan önceki tüm kadınlara “kader” olan bu yıkıcı düzeni bozmaya kararlıdır. Nihayet bir gün, yanına sadece hayallerini alarak kaçar ve kendini Jaipur’daki Pembe Şehir’de bulur. Kayınvalidesinin öğrettiği bilgilerle hayat kadınlarına kına yakmaya, hasta kadınlara şifa olmaya başlar. Çok geçmeden de zengin ve soylu bir mimar olan Samir’le tanışır. Bu yakışıklı adamın desteğiyle ünlü bir kına sanatçısı olarak namı sosyeteye kadar ulaşır. Üst sınıftaki zengin ve gösterişli kadınların evlerine girip sırlarına ortak olurken kendi sırlarıyla beraber Samir’e beslediği aşkı daha da derinlere gömmeye çalışmaktadır. Düzenini kurup kazandıkça da hayallerini süsleyen evi alıp isteği gibi yaptırır.
🎨
Bir yandan kalbinin bir köşesinde ailesine yeniden kavuşabileceği günü hasretle beklerken bir gün kapısının önünde biten çok sevdiği annesiyle babası değil, en büyük kâbusu yani elinden canını zor kurtardığı kocası Hari gelir. Üstelik yanında Lakshmi’nin daha önce hiç görmediği ama kardeşi olduğunu söyleyen bir kızla…
Artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını anlayan Lakshmi, bildiği alıştığı hayattan ve hayallerinden vazgeçmek üzereyken gerçek sevginin, bağlılığın gücünün ne demek olduğunu fark etmeye başlar. Her şey böylelikle başlamış olur.
🎨
Sizler de Lakshmi ile bu yolculuğa hazır mısınız?
Sedef YILMAZ KARAKAŞ (sedefyk@egitimaskina.com)